Pandemi süreci, ABD seçimleri, Dolar’ın 10 TL’yi geçmesi, hükümetteki istifalar, turizm sezonunda istenilen verimin alınamaması gibi faktörler nedeniyle Alanya’da 1 Aralık sonrası büyük bombaların patlayacağı konuşuluyor.
Bugün emlakçı bir arkadaşla iki lafın belini kırdık. “Ne olur sence?” dedim, kendi penceresinden anlattı.
“Önümüzdeki günlerde bizim telefonlar susmaz” dedi.
“Neden?” dedim.
“Borcu harcı olan, işi gücü rast gitmeyen evini, arsasını, arabasını satmaya başlayacak çünkü. Ev arsa işi bizde. Şimdiden satışlar başladı” diye cevap verdi.
Anımsayın. Hükümet, pandemi kıskacından çıkamayan esnafa kişi başı 25 bin TL ila 50 bin TL arasında kredi verilmesinin önünü açmış, neredeyse toplumun yüzde 70’i kredi çekmişti.
Zaman su misali, akıp geçti.
Kredi ödemeleri geldi, kapıya dayandı.
Önümüz kara kış.
Turist yok, yerli alışveriş yapmıyor.
Ulusal TV reklamlarına bakın, internetten satış yapan siteler reklamı basıyor.
Pandemi yüzünden dükkana girmeyip internetten alışveriş yapan vatandaşa birbirinden cazip fırsatlar sunuluyor.
“Saat 11.11’de dev indirim var” denilerek küçük esnafın dibine kibrit suyu dökmeye devam ediliyor.
Sözün özeti; Eğer yeni ekonomik önlemler alınmazsa, Alanya’da onlarca işletme, ev ve arazi, yüzlerce araç el değiştirecek.
Peki, bu evlerin, işletmelerin, arazilerin yeni sahipleri kimler olacak?
İşte asıl mesele, cevabı bulunması gereken esas konu budur.
Bu kriz bittikten sonra, bu toz bulutu dağıldıktan sonra şehrin yeni sahipleri kimler olacak?
Alanya Kaymakamlığı, Alanya Belediyesi, ALTSO, sivil toplum kuruluşları, meslek odaları, siyasi partiler bu süreçte neden el ele vermiyor, neden şehrin kriz analizi, yapılması gerekenler için çalışılmıyor, anlamak mümkün değil.
Allah sonumuzu hayır eylesin. Amin.
